Bu derbiyi günler öncesinden düşünmeye başlamıştım , ara sıra kafamda oynuyordum resmen. Bir taraftan Galatasaray'ın son 2-3 yıldır ilk defa böylesine takım oyunu oynamayı başarabildigini düşünürken , diğer taraftan Fenerbahçe'nin son yıllardaki derbi üstünlüğünü düşünüyordum. Ancak bu sefer Fenerbahçe eski oyunundan (özellikle deplasmanlarda) uzak olarak TT Arena'ya geliyordu.Özellikle Alex'in eskisi kadar etkili olamayışı(ki bunda, önünde oynayacak forvet niteligine sahip bir tek Semih'in olması ve onun da formsuz olması büyük etken) önemli bir dezavantajdı.Gökhan Gönül'ün de eskisi gibi olmaması sağ kanat etkinliğini önemli ölçüde azaltıyordu.Stoch'un Alex'in bireysel çabalarına doğru kayan bir oyun vardı son haftalardaki gördüğüm Fenerbahçe'de. Galatasaray ise 2-3 yıldan beri ilk defa böylesine bir takım hüviyetine bürünse de , yaratıcılık konusunda kısıtlı kadrosu sebebiyle pozisyon bulmakta zorlanabiliyordu.Takım savunmasının iyi olması bir artı sayılabilirdi , ancak bu kısırlık bazen sorun yaratabiliyordu.Özellikle sol kanatta Riera'nın formsuzluğu dikkat çekiyordu.
Bu durumlarda geldi iki takım TT Arena'ya..Bence derbilerde her zaman favori ev sahibi takımdır , çünkü atmosfer deplasman takımını olumsuz etkilemiştir çoğunlukla. Neredeyse ülkedeki herkes iki takımın da orta sahayı üçleyeceğini söylese de , Fatih Terim bir sürpriz yaparak 4-4-2(4-4-1-1) varyasyonunda çıktı sahaya. Ben Gençlerbirliği maçından sonra ' Emre Çolak derbide ilk 11 oynayabilir ' dediğimde ihtimal vermeyenler vardı .. Ama Fatih Terim bir risk aldı , güvendi ve Emre'yi ,Riera'nın yerine sola monte etti. Aykut Kocaman'ın da küçük sürprizi , Selçuk-Emre-Cristian ile maça başlamasıydı.Ve forvette Alex'e görev vermişti Aykut Hoca , Bienvenu'nun defans arkasına koşularından yararlanmak isteği de aşikardı.
Maç başladığı andan itibaren müthiş bir Galatasaray baskısı vardı , ileride basan , atağı düşünen bir takım vardı sahada. Ve ilk 20 dakikada neredeyse skoru 4-0 yapacak kadar pozisyon yakaladı Sarı-Kırmızı'lı takım. Aykut Kocaman'ın planı ise pek tutmuşa benzemiyordu .. 20. dakikadan sonra biraz frene bastı Galatasaray , gole kadar orta saha mücadelesi şeklinde geçti. Eboue'nin ileri çıkışı ve Elmander ile 2'ye 1 i , daha sonra siyahi oyuncunun Yobo'yu pazara göndermesi ve iyi bir bitirici vuruşla topu ağlara göndermesiyle durum 1-0'a geldi derbide.O zamana kadar harika kurtarışlar yapan Volkan'a suç bulmak anlamsız olur.Önünde oynayan defans bloğu ve onun önündeki 3 lünün baskıyı kaldıramaması bu golü getirdi belkide.. Özellikle Bilica'nın çok kötü performansı ve Ziegler'in kademelere hiç girmemesi Fenerbahçe'yi zor durumda bırakıyordu. Nitekim 2. gol de Bilica'nın top kaptırması ve topu kapan Elmander'in bitirici vuruşuyla geldi.Burada Volkan hatalı demek , biraz haksızlık olur. Kaygan zeminde kolay değildir bu topları çıkarmak, ki Volkan topa müdahale etti ama koluna carpıp ağlarla buluştu meşin yuvarlak.İlk yarı bu sonuçla bitti.
İkinci yarıya iki değişiklikle başladı Aykut Kocaman.. Semih-Stoch girerken ,Bienvenu-Emre oyun dışına geldi. Burada Emre'nin oyundan çıkması düşündürücü olabilir. Selçuk çıksa daha iyi olabilirdi belki de Fenerbahçe için.Galatasaray ise aynı 11 le ve daha kontrollü başladı ikinci yarıya.Bunun zararını da Stoch'un direkten dönen şutu ve Fenerbahçe baskısı ile gördü Sarı-Kırmızı'lı ekip. ve yine eski oyununa dönmeye çalıştı. Bunun sonucunu da Melo'nun kornere yükselip topa bacak-kasık-göbek karışımı bir vuruşla gördüler. 3-0 olunca skor zaten maç bitmişti. 90+1 de ki Alex golü Fenerbahçe'nin en net ve tek net pozisyonuydu. 3-1 biten maç sonrasında liderlik koltuğuna oturdu Galatasaray averajla. Ama bu liderliğin , play-off gibi saçma bir sistemin olduğu bu ligde pek işe yarayacağı söylenemez. 10-11 puan farkla lider olunmadığı sürece bu ligde , play-off için kolay kolay avantaj yakalayamazsınız.Şu an 28 er puanlı Galatasaray-Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın şansları eşit.Bu galibiyetin Sarı-Kırmızılı ekip için önemli tarafı , Galatasaray'ın takım oyunu oynadığı zaman derbilerde başarı olacagının görülmüş olması , 3 yıl aradan sonra 'El Clasico Turco' galibiyetinin gelmesi ve oyun olarak ezici bir galibiyet olmasıdır.
Galatasaray'da öne çıkan isimler Emre Çolak , Semih Kaya ,Melo ve Elmander gibi gözükse de , takım olarak çok iyi oynadıklarını söylemeliyiz.Fatih Terim'in , Emre Çolak'a güvenip formayı vermesi , gençlere verdiği önemin güzel bir göstergesidir.Ve bundan önceki maçlarının aksine Sarı-Kırmızılı ekip bolca pozisyona girdi derbide.Fenerbahçe'nin kötü oyununun yanı sıra , çift forvet ve baskılı oynamanın da katkısı büyüktü bu pozisyonların yakalanmasında.Bu maçta Galatasaray'ı tek eleştirebileceğim nokta , Markus Merk'in de dediği gibi ' Tarihi fark yakalayacak pozisyonları değerlendirememesidir'.
Fenerbahçe açısından ise , moral bozucu bir mağlubiyet olduğu aşikar.Son haftalardaki istikrarsız,ortalama ve zaman zaman ortalama altı oyun bu derbide işlerin yolunda gitmeyeceğinin göstergesiydi.Tek avantaj derbi üstünlüğü gibi görülse de , bu da etkili olmadı Sarı-Lacivertli ekip için. Kesinlikle 1 veya 2 , tam anlamıyla forvet oyuncusu şart, eğer Alex daha etkili olsun istiyorlarsa..Geldiğinde de söyledim , Bienvenu kanat forvet ve 2.forvet olarak oynamıştır genellikle ve bu yüzden Fenerbahçe'nin aradığı forvet tipi değildir. Ayrıca Serdar Kesimal'ın kesinlikle dönmesi gerekiyor. Şu an ki stoper rotasyonu Fenerbahçe standartlarının altında.Bilica'nın yerine yabancı bir stoper , ilaç olabilir.Çıkış yakalaması için önünde Bursaspor ve Trabzonspor maçları var Sarı-Lacivertli ekibin.. Neler olur biter , hep beraber göreceğiz..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder